Mesane organı hakkında bilgi
Mesane (idrar torbası) karın alt bölümünde yer alan ve böbreklerden gelen idrarın toplandığı içi boş olan bir organdır. İdrar miktarı belli bir seviyeye gelince mesane beyinden gelen uyarı neticesinde kasılarak içerde biriken idrarı dışarıya atar. Depolama ve boşaltma özelliği olan mesane, detrüsor adı verilen özel bir kas tabakası sayesinde bu fonksiyonlarını yapabilmektedir.
Mesane kanseri
Erkeklerde en çok görülen 7. Kanser olup, her iki cinste ise 10. sırada yer alır. Erkeklerde kadınlara göre yaklaşık 4 kat daha fazla görülmesine karşın, kadınlarda daha kötü seyreder. Risk faktörlerine bakıldığında, sigara en çok karşımıza çıkan nedendir. Hastaların %50’sinde sigara kullanım öyküsü mevcuttur. Sigara dışı nedenlere bakıldığında boya-kimya sanayiinde çalışmak, ailesel geçiş, diyet, saç boyası, radyasyon, ilaçlar, mesane enfeksiyonu ve taş gibi başlıklar ön plana çıkmaktadır.
Mesane kanserinde hastalığın seyrini belirleyen, tümörün detrüsor adı verilen kas dokusuna ilerleyip ilerlememesidir. Hastaların % 75’i kas dokusuna tümör ilerlememiş durumda karşımıza çıkmaktadır. Kasa ilerlemiş tümörün davranışı kötü, tedavisi daha zor olmaktadır.
Hastalığın en sık bulgusu idrardan kan gelmesidir. Hastaların hikayesi dikkatlice alındığında nerdeyse tamamında en az bir kere idrardan kan gelme öyküsüne rastlanılmaktadır. Kanama bazı hastalar tarafından ciddiye alınmamakta ve erken dönemde teşhis edilip kolayca tedavi edilebilecek tömür, daha sonra ilerlemiş halde hekimin karşısına çıkmaktadır. Kanama dışında idrar yapamama, yan ağrısı, halsizlik, bulantı-kusma gibi şikayetlerde olabilmektedir.
İdrardan bir kere bile kan gelmesi ciddi bir durumun habercisi olabileceğinden muhakkak ileri inceleme yapılması gerekir. Bu şekilde gelen hastalara idrar ve kan tahlillerinin yanında, mesane ve böbreklerin değerlendirilmesi için ilk seçenek olarak ultrasonografi yapılmaktadır. Görüntülemede kitle gözüksün ya da gözükmesin, tümör dışı bir sebep düşünülmüyorsa muhakkak mesaneye endoskopik (kapalı) inceleme yapmak gerekir. Bu işlemin adı sistoüretroskopi olup, gelişen yeni cihazlar (fleksbile sistoskop) sayesinde lokal anestezi altında muaynehane şartlarında bile yapılabilmektedir. Sistoüretroskopi işlemi sırasında tümör tespit edilirse cerrahi planı yapılmalıdır. Cerrahi olarak çıkartılan parçalar patolojiye gönderilir ve sonuç tümör lehine onaylanırsa hastalığın evrelemesi yapılır. Kas dokusuna ilerleme durumunu verecek olan pataloji doktorunun göndereceği rapordur.
Tümör kas dokusunda ilerlememişse patoloji sonucuna göre takibe yapılabileceği gibi, mesane içine ilaç tedavileri gündeme gelebilir. Mesane kanseri nüks etmeye meyilli bir hastalık olup, hastaların en az 3 ayda bir tekrar sistoüretroskopi işlemi ile takibe alınması gerekir. Takip şemasını hekim eldeki verilere ve hastalığın şiddetine göre belirlemektedir. Tümör kasa ilerlemiş şekilde gelirse mesanenin alınması, kemoterapi, radyoterapi ya da akıllı ilaç kullanımları gündeme gelebilir. Bu konuda tecrübeli bir hekim tercihi yapılması hastalığın seyri açısından çok ama çok önemlidir.